Kütahya’da Amin Alayı yapıldı

Kütahya Mevlana Araştırma Derneği tarafından geleneksel hale getirilen Amin Alayı merasimi Dernek Başkanı Rıza Tekin Uğurel önderliğinde yapıldı.

ALİ VE ASLI İÇİN YAPILDI

2024-2025 Eğitim öğretim sezonunda ilk kez okula başlayacak olan Ali Kağan ve Aslı için yapılan Amin Alayı Merasiminde konuşan Kütahya Mevlana Araştırma Derneği Başkanı Rıza Tekin Uğurel; “Bu dönem okula başlayacak Ali Kağan ve Aslı yavrularımızın âmin alayı merâsimini gerçekleştirdik. Kütahya’mızın manevi sahipleri olan zevatı ziyaret ettik. İlk olarak Sun’ullah Gaybi Hazretleri’nin kabri başında Allah’a niyazda bulunduk. Sonrasında Paşam Sultan türbesini, Mevlevihanede Ergun Çelebi Hazretleri ve diğer büyükleri ziyaret ettik. Gözüm Şeyh Mevlevihanesi’nde ardından Gazi Ali Baba, Haydar Efendi ve Fevzi Baba Hazretleri’nin huzurunda niyaz ederek ziyaretlerimizi nihayetlendirdik. Bilvesile bütün öğrencilerimize ve öğretmenlerimize her manada başarılı bir eğitim öğretim yılı temenni ediyoruz” dedi.

 AMİN ALAYI NEDİR

Amin alayı veya bed’-i besmele cemiyeti, Osmanlı döneminde okula ilk defa gelen çocuklara ahlak bilgilerinin öğretildiği merasimdir. Tercihen kandilin ilk günü yapılan merasim, koşulların uygun olmaması durumunda pazartesi veya perşembe günü yapılırdı. Nasıl ve ne zaman başladığı konusunda bilgi yoktur.

ESKİDEN NASIL YAPILIRDI

Adete uygun olarak okula başlayacak çocuğun ailesi bir gün önceden mektebin hocasına haber gönderirdi. Hoca da merasim günü çocukları sıraya dizer, öndekiler yüksek sesle ve koro halinde ilâhiler okuyarak, arkadakiler de beyit aralarında “âmin!” diye bağırarak neşe içinde çocuğun evine gelirlerdi. Çocuğun ailesi tanınmış ise komşu okulların hocaları ile öğrencileri de törene davet edilirlerdi. İstanbul’da oturan ailelerin okula başlayacak çocuğu törenden önce Eyüp Sultan’a götürerek birlikte dua etmeleri âdetti.

Mektepten hareket eden âmin alayı eve doğru yaklaşırken çocuk kapıda bekletilir, âmin alayı eve gelince hoca dua eder, arkasından herkes “âmin!” derdi. Daha sonra çocuk, önceden süslenerek hazırlanmış bir arabaya veya “midilli” adı verilen ata bindirilir ve ilahiler söylenerek çıkılırdı. Kafilenin önünde iki kişi atlastan yastık üzerinde cüz kesesi ile elifbayı, arkasındaki, çocuğun mektepte oturacağı minderle okurken üzerine cüzünü koyacağı rahleyi taşır; onun arkasında çocuğun oturduğu araba veya midilli, sonra ikişerli sıra halinde mektebin hocası, ilahiciler ve aminciler yürürlerdi. Çocuğun ailesi ile davetliler ve halk kafilenin arkasında giderlerdi. Şehrin sokaklarında bu şekilde bir müddet dolaşılarak çocuk mektebe getirilirdi. Yine usulüne uygun olarak hocasından ilk dersini aldıktan sonra onun ve davetlilerin ellerini öper, talebelerden birisi “aşr-ı şerif” okur ve hocanın yaptığı dua ile tören biterdi.

Âmin alayı, bazan sokaklarda bir müddet dolaştıktan sonra çocuğun evine gelir ve ilk ders orada verilmek suretiyle tören tamamlanmış olurdu. Tören sonunda çocuğun ailesince hazırlanmış yemekler yenilir, hocaya, kalfaya, ilahi okuyan ve amin alayına katılan bütün çocuklara hediyeler ve harçlıklar dağıtılırdı.

PAYLAŞ