Hizmet-İş Sendikası Kütahya Şubesinin daveti üzerin Kütahya’ya gelen Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, emekli maaşlarının Türkiye’ye yakışmadığını, asgari ücretin Temmuz ayında yeniden değerlendirilerek eksiğin giderilmesi gerektiğini bildirdi.
TÜRKİYE BÜYÜYOR PAY AZALIYOR”
Arslan, Hizmet-İş Sendikası Kütahya Şubesi binasında gazetecilere yaptığı açıklamada, 2024 yılında yaşanan, özellikle enflasyonun yaşattığı hayat pahalılığı ve bunun karşısında yaşanılan zorlukların devam ettiğini belirtti. Enflasyon düşme eğrisine rağmen hala çalışanların yaşadığı pek çok mağduriyetin devam ettiğini dile getiren Arslan, şunları söyledi: “Yüksek kiralar, yüksek gıda fiyatları aynı zamanda verginin getirdiği ağır yükler emeklilerin emekli maaşlarındaki yetersizlikler bütün bunlara baktığınız zaman asgari ücretin de enflasyonun altında gerçekleşmiş olması çalışma hayatında çalışanların gerçekten 2025 yılına da sarkan sorunlarını maalesef çözebilmiş değiliz. Türkiye’nin büyümesine, Türkiye’nin kişi başına milli geliri dolar bazında artmasına, enflasyon düşme eğrisinde olmasına ve Türkiye’nin büyümeye devam etmesine rağmen ne yazık ki çalışanların milli gelirden aldığı pay azalmaya başladı. Yine asgari ücretlilerin aldığı pay Türkiye’nin toplam çalışanları içerisinde yüzde 50’ye varan asgari ücretle çalışanların milli gelirden aldığı pay düşmeye başladı.”
“ASGARİ ÜCRET TEMMUZDA TAMAMLANMALI”
Türkiye’nin özellikle son dönemlerde büyüdüğünü, ancak bu büyümeden emekçinin pay alamadığını savunan Arslan “Türkiye’nin imkanları, potansiyeli, müteşebbis ruhu, genç nüfusu gerçekten üretimdeki büyük başarı hikayesi. Türkiye dünyanın 200’e yakın ülkesine mal ve hizmet ihraç ediyor. Bu Türkiye’nin ihracattaki çeşitliliği, ürettiğimiz kaliteli ürünlerle dünyayla rekabet ediyoruz. Peki bunları kim üretiyor? Bu üreten işçilerin milli gelirden aldığı payın arttırılması, üreten bu işçilerin insanca yaşayabileceği, insan onuruna yakışır bir iş ve aynı zamanda bir yaşam seviyesine ulaşmasını talep ediyoruz. Türkiye büyüyor, finans kesimi, bankacılık sektörü, bir kısım belli sektörlerin büyürken emekçilerin de daha fazla yoksullaştığı bir model Türkiye’nin modeli olamaz. Türkiye böyle bir endüstri ilişkileri sistemini hak etmiyor. Bizim taleplerimiz özellikle Sayın Cumhurbaşkanı’nın son açıklamalarında “Şayet enflasyon oranında çok ciddi bir sapma olursa, tabii ki biz de buna kayıtsız kalmaz gerekli değerlendirmeleri yaparız” ifadelerini kullanmıştı. Umarım hiç değilse 7’inci ayda bugün eksik kalan asgari ücretin tamamlanacağı bir düzenleme yapılmış olur.” diye konuştu.
“AZ KAZANANDAN AZ, ÇOK KAZANANDAN ÇOK”
İşçi konfederasyonları olarak vergi, emeklilik ve asgari ücret konusunda raporlar hazırlayarak ilgili bakanlıklarla, mecliste grubu olan siyasi partilerle ve paylaştıklarını da hatırlatan Aslan, şöyle devam etti: “Vergiyle ilgili bir reforma ihtiyacı olduğunu, bu reformun çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alacak şekilde iki ayrı yükümlülüklerini dikkate alan bir vergi düzenlemesine ihtiyaç olduğunu, halbuki bugünkü ülkemizdeki vergi sistemi bekar bir işçi için, beş çocuklu, evli bir işçi için aynı kriterler esas alınıyor. Ama çağdaş ülkelerde, demokrasilerde, aile yükümlülüklerine göre vergi sistemi değişiyor. Örneğin Almanya’da bekar bir işçiyle evli bir işçi arasında evli işçilerin lehine bir vergi indirimi söz konusu. Çocuk sahibi olanlar için her çocuk için bir vergi indirimi söz konusu. Bizim ülkemizde maalesef bunlar yapılmıyor. Bunların yapılmasını dünya örnekleriyle de hükümetimize sunduk ve bunun gerçekleşmesini istedik.”
“ASGARİ DEĞİL GEÇİM ÜCRETİ OLDU”
Aslan, sendika olarak asgari ücret tespit komisyonunun yapısına itirazlarının olduğunu ve bu yapının önümüzdeki yıl değişmemesi halinde toplantılara katılmayacaklarını dile getirdi. Açıklanan asgari ücretin yetersiz olduğunu savunan Aslan, “Bu yıl belirlenen asgari ücret dünyadaki gelişmiş, çağdaş ülkelerden çok uzak bir asgari ücretle karşı karşıyayız. Gelişmiş batı ülkelerinde asgari ücret bizdeki ifadesine de uygun şekilde minimum ücrettir. Asgari ücret, o ülkede uygulanabilecek en düşük minimum ücreti temsil ediyor. Tabi bizim ülkemizde asgari ücret bir minimum ücret olmaktan çıktı, genel bir ücrete dönüştü. Bir geçim ücretine dönüştü. Sorunun kaynağı buradan çıkıyor. Biz minimum ücreti mi belirliyoruz? Yoksa çalışanlarının yarısının geçim ücretini mi belirliyoruz? Maalesef asgari ücrette ortaya çıkan rakamlara baktığımız zaman çalışanların yüzde 50’sinin asgari ücretle çalıştığı bir ülkede siz minimum ücreti değil, geçim ücretini belirliyorsunuz. Peki 22 bin 104 lira geçim ücret olabilir mi? Bu gerçekten bu ülkenin gerçeklerinden çok uzak.” ifadelerini kullandı.
“EMEKLİ MAAŞLARI TÜRKİYE’YE YAKIŞMIYOR”
Emekli maaşlarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Aslan, “Konfederasyonumuzun bir başka altını çizdiği husus işçi emeklilerinin maaşları. 2016 yılından bu tarafa işçi emeklilerinin maaşları asgari ücretin altında kalmaya başladı. 2016’dan önce en düşük işçi emekli maaşı asgari ücretin üzerindeydi. Ama son 8 yıldır emekli olan işçilerin en düşük emekli maaşları asgari ücretin neredeyse yüzde 50 daha aşağısındaydı. Bu gerçekten Türkiye’ye yakışmıyor. Emeklilerin emekli olacak işçilerin bu ülke için, işverenleri için iş yerlerinde alın teri, emeğini almak adına yaptıkları mücadeleler, yaptıkları fedakarlıkların karşılığında sosyal güvenlik kurumundan 12500 lira maaş almak zorunda kalmaları Türkiye’ye yakışmıyor.”
ARSLAN HÜKÜMETE ÇAĞRIDA BULUNDU
Konuşmasının son kısmında emekli maaşlarıyla ilgili hükümete çağrıda bulunan Arslan, sözlerini şöyle tamamladı: “Şimdi önümüzdeki günlerde bugün enflasyon netleşiyor. Önümüzdeki günlerde hem işçi hem Bağ-Kur emeklilerinin, hem de memurların ücretleri belirlenecek. Memur ücretlerine bağlı toplu sözleşmelerimiz tekrar gözden geçirilecek. Hükümetimize buradan bir çağrı daha yapıyoruz. Hem Maliye Bakanlığımız hem Çalışma Bakanlığımız hem de parlamentomuza buradan bir çağrı yapıyoruz. Lütfen Türkiye’nin bu yüksek enflasyonu döneminin en büyük mağdurları olan ücretlilerin, emeklilerin haklarının iade edilmesi konusunda bir fırsat var. Bu fırsatı hükümetimizin kaçırmaması gerekiyor. Emekli, en düşük emekli maaşlarının asgari ücretin üzerine çıkartıldığı, bu konuda hem toplu sözleşmelerle ilgili memur ve işçi emeklileri konusunda buna göre bir düzenleme yapılmasını, bu uygulamayla beraber de vergi dilimlerinin yeniden hiç değilse yeniden değerlendirme oranında vergi dilimlerindeki makasın biraz açılmasını istiyoruz. Emeklilikle ilgili mevcut yanlış ve hatalı uygulamaların ortadan kaldırılmasıyla yeni bir başlangıç yapılmasını arzu ediyoruz. Hem Türkiye için hem de hükümet için, Cumhur İttifakı için gerçekten hayati bir dönem başlıyor. Bizim taleplerimiz özellikle Sayın Cumhurbaşkanı’nın son açıklamalarında “Şayet enflasyon oranında çok ciddi bir sapma olursa, tabii ki biz de buna kayıtsız kalmaz gerekli değerlendirmeleri yaparız” ifadelerini kullanmıştı. Arslan, basın toplantısının ardından sendika üyeleri ile bir araya geldi.